7 Mart 2016 Pazartesi

Bizim ölüleri de sizinkilerin üstüne sayabilir miyiz?

Bir ölüm sevicilik ruh hali ki, başını avuçlayıp kulaklarının sağır olmasını dilercesine.

Ölümler düşüyor yanıbaşımıza bir bir. Bazıları sevinçle sunulurken, bazılarını “yüreğimize kor düştü yine” diye veriyorlar.

Yine…?

Cümlenin içindeki bu yine, ülkenin tarihle tekerrürlü dansı adeta…bir tekrarlılık halinde, nasıl yıllardır kanadığımızın göstergesi.



Savaş can alıyor, canlar alıyor. Yere yüzükoyun düşen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, artık görmeyecek başka ölümleri. Yüzünü toprağa dönmesi bundan. Kendiyle birlikte çok şey götürdü elbet, savaşın giden tüm diğer kurbanları gibi.

Savaşın kiri arasında, ölenlerin bazılarının çetelesi mutluluk gerekçesi. Oysa Cizre’de, Şırnak, Nusaybin, Sur, Silopi, Mardin, Diyarbakır’da…saymaya kalkışsan yüreğin daralacağı kadar yerde, evine hapsedilmiş insanlar sokağa çıkamayınca ölüsünü buzdolabına gömdü çoktan.

Duvarlara yazılar yazılmıştı “Kürt kızları bekleyin T.C’nin askerleri geliyor” diye.  İşte savaş bu kadar kirlidir ve ahlakını çoktan bohçalayıp ırağa savurmuştur.

Bir gün bitecek BELKİ kimbilir. O gün sevemeyecek insanlar birbirini. Hiçbir şey aynı olmayacak.

Güneydoğu’da ölen çocuklar satırarasında geçiştirilirken, sokağa çıkmanın yasak olduğu zamanlarda kaç insan açlıktan, duvarında açılan delikten giren şarapnel, bomba, gaz, mermiden öldü bilmeye gerek dahi duyulmuyor.

Bunca sağırlık şaşılacak şey. İsrail ablukası altındaki Filistinlilere ağlayan, Mısır’da katledilen 17 yaşındaki Esma için televizyonlarda gözyaşı döken bir ülke, kan deryasına dönen Güneydoğusuna yüzünü dönmüyor.

Her taraf harabeye dönmüş görüntüleri, bir ülke “Sokaklar bir bir temizleniyor” diye izliyor.

İnsanlığınızı kaybettiniz kesin. Yoksa yakılmış, yıkılmış evler, ağlayan insanlar, yaşadığı toprakları terk etmek zorunda kalanlar sizde bir parça vicdan sızısı yaratırdı.

Her gün televizyonlardan, gazetelerden öldürülenlerin bir kısmına atılan sevinç çığlıkları arasında sunduğunuz asker-polisin yaşam hakkını elinden aldığınızı görmez halde “şehit oldu” haberlerini sözümona üzülmüş gibi sunuyorsunuz. Ülkenin bir bölümünü kan deryasına çevirmişken, ölenlerin sizin nazarınızda hiç önemi olmuyor artık bunu çok iyi anladık da, bari bizim ölüleri de sizinkilerin üstüne saysaydık. En azından tarih bir gün dile gelirse, kayıpların azameti altında ezilirsiniz belki.

Yoksa biz zaten her ölüm sırasında “Yüreğimize kor düştü: YİNE” diyerek kanıyoruz.

Ben kendi namıma; her ölümle eksiliyorum, sizi bilmem.

Hüsniye KARAKOYUN

TUNCELİ EMEK GAZETESI

husniyekarakoyun@tunceliemek.com.tr


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder